DİTİB Almanya’da barışın teminatı
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, çeşitli programlara katılmak için gittiği Tekirdağ’da, Vali Mehmet Ceylan’ı ziyaret etti. Görmez, Valilik Şeref Defterini imzaladıktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, “Almanya’da görevli imamlara casusluk suçlamasıyla soruşturma açılacağı, camilerin yönetiminin FETÖ’cülere devredileceği” iddiasını sorması üzerine, Görmez şunları söyledi: “Diyanet İşleri Başkanlığımızın DİTİB ile beraber yaklaşık 40 yıldır Almanya’daki barışa, huzura, birlikte yaşama ahlakına ve hukukuna yaptığı bunca hizmetlerden sonra, her türlü ahlak ve hukuk dışı itham ve iftiralara maruz kalması, aslında bir açıdan da İslamofobik nefretin, ötekileştirmenin ve yabancı düşmanlığının geldiği noktayı göstermesi bakımından son derece üzücüdür. DİTİB, Almanya’da barışın, huzurun, kardeşliğin, farklı inançların, farklı düşüncelerin birlikte barış içerisinde yaşamasının en büyük teminatıdır. Ben, herhangi bir devlet aklının böyle yanlış bir karar vereceğine, zerre kadar ihtimal vermiyorum. Ancak bir an önce din görevlilerimize yönelik bu baskıların son bulacağını umuyorum.”
"Kaygılarımız artıyor"
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, “Almanya’da yaşayan imamların oturma ve çalışma izinlerinin iptal edilmesiyle ilgili Alman meclisinde kanun teklifi verileceği” iddiasına ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı: “Almanya’da 3 milyon Türk yaşıyor. Müslümanların haklarının, hukuklarının, inanç özgürlüklerinin yok sayılarak bir adım atılabileceğine ihtimal vermiyorum. Ancak özelde Almanya’da, genelde Avrupa’da son zamanlardaki gelişmeler, endişelerimizi ve kaygılarımızı artırmaktadır. 2015-2016 yılında 356 caminin saldırıya uğramış olması, pek çok camide kundaklamaların görülmesi, pek çok caminin kapısına domuz kafaları asarak nefretlerini kusmaları, bazı camilerin üzerine gamalı haçlar işaretleyerek aynı şekilde öfkelerini ifade etmiş olmaları ve bütün bunların da İslamofobik nefret olarak görülmeyip sadece vandalizm olarak geçiştirilmesi, kaygılarımızı artırmaktadır. Bir an önce aklıselimin devreye girmesini, Avrupa’da var olan kadim devlet akıllarının bu yanlış algıları ortadan kaldırmak için harekete geçmesini büyük bir sabırla bekliyorum.”
Anahtar Kelimeler: