Filistinli ressam Rebi 'Büyülü Şehir'de Kudüs'ü anlatıyor

Filistinli ressam Rebi 'Büyülü Şehir'de Kudüs'ü anlatıyor

Filistinli ressam Vail Rebi, dünyaca ünlü "Kuğu Gölü" balesinin hikayesinden esinlenerek hazırladığı "Büyülü Şehir" tablosuyla Kudüs'te yaşanan zorlukları dünyaya duyurmayı hedefliyor.

İşgal altındaki Batı Şeria'nın El-Bire kentinde yaşayan 49 yaşındaki Rebi, bir sivil toplum kuruluşunda çalışıyor. Rebi, Filistinlilerin İsrail işgali altında yaşadıkları zorlukları ise resimle anlatıyor.

AA muhabirine konuşan Rebi, küçükken Ramallah'taki El-Emari Mülteci Kampı'nda bulunan evlerin duvarlarına tebeşirlerle resimler çizdiğini aktardı. Profesyonel resim faaliyetlerine ise yaklaşık 10 yıl önce çalışma hayatı istikrar kazandıktan sonra başladığını söyledi.

Batı Şeria'da pek çok bireysel ve karma sergiye katılan Rebi, ayrıca sosyal medya üzerinden satış yaptığını belirtti.

Sanatçı olarak yaşadığı toplumdaki gelişmelerden etkilendiğini ifade eden Rebi, İsrail işgali, Filistinlilerin evlerinden zorla çıkarılması, topraklarına dönüş hayali, her daim tehdit altındaki Mescid-i Aksa ve Kudüs'ün durumu, Yahudi yerleşim birimlerinin inşası, abluka gibi Filistinlilerin artık günlük hayatlarının bir parçası haline gelen sıkıntıları eserlerinde konu edindiğini dile getirdi.

"Kudüs bir gün İsrail işgalinden kurtulacak"

Filistinli ressam, İsrail işgalinin trajedisini şimdi uluslararası mecraya taşımayı amaçlıyor.

"Büyülü Şehir" isimli tablosuyla The Arabs Group tarafından Uluslararası Londra Güzel Sanatlar Forumu bünyesinde düzenlenen yarışmaya katılan Rebi, "En iyi Arap ressam" ödülünü almak istediğini söyledi.

Vail Rebi, surlarla çevrili ve bir gölün ortasında yer alan Mescid-i Aksa, gölde bir genç kız ile 4 kuğu, ayrıca elinde kitap ve boynunda kefiye ile yüzünü Aksa'ya dönmüş Filistinli küçük bir kızın yer aldığı tablosunda Rus klasik müzik bestecisi Pyotr İlyiç Çaykovski'nin "Kuğu Gölü" balesinden esinlendiğini belirtti.

Kudüs'ün bir büyücü tarafından kuğuya dönüştürülerek göle hapsedilen Prenses Odette'e benzediğini kaydeden Rebi, "Tablodaki genç kız büyünün etkisinden kurtulan Odette'i temsil ediyor. Kudüs, bir gün İsrail işgalinden kurtulacak ve tüm ihtişamıyla ailesine dönecek." dedi.

Rebi, tablodaki küçük kızın ise işgal ve savaşın kara büyüsünden uzak, barış ve selamet içinde yaşamayı umutla bekleyen, eziyet altındaki Filistin'in masum çocukluğunu temsil ettiğini aktardı.

The Arabs Group'un Arap halklarına ilişkin olumsuz ve yanlış izlenimi, olumlu ve farklı bir vizyona dönüştürmeyi hedeflediği bilgisini veren Rebi, kazananların Mart 2020'de açıklanacağı uluslararası yarışmada ülkesi ve Filistin meselesi için boy göstereceğini kaydetti.

Filistinlilerin eve dönüş hayali

Sanatçıların da içinde yaşadıkları toplumun gündeminden etkilendiğine dikkati çeken Rebi, "İşgal, tehcir, yerleşim birimleri inşası, topraklarımıza yeniden dönüş hayali; tüm bu olaylardan çok etkilendim ve sanat çalışmalarıma yansıttım." ifadesini kullandı.

Filistinli pek çok ailenin maruz kaldığı 1948'deki tehcirde ailesinin de Kudüs'ün eteklerindeki Lifta beldesinden zorla çıkarıldığını söyleyen Filistinli ressam, "Pek çok eserimde Lifta beldesi ve Filistinli mültecilerin evlerine dönüş hakkını konu edindim. Topraklarımıza dönüş benim ve tüm Filistinli mültecinin hayalidir." diye konuştu.

Rebi, Filistinlilerin Rahmet Kapısı'ndan Mescid-i Aksa'ya girişini resmettiği "Rahmet Kapısı" tablosunun da en sevdikleri arasında yer aldığını dile getirdi.

Vail Rebi, İsrail'in yıkım kararıyla gündeme gelen Han el-Ahmer köyündeki Filistinli bedevilerin direnişini konu edindiği tabloda da "Tüm yıkım çalışmalarına rağmen kıyamete kadar buradayız" mesajı vermek istediğini sözlerine ekledi.

Anahtar Kelimeler: